Thesis Search




SEARCH RESULTS

F.M. Dostoyevskinin romanlarındaki karakter çerçevelerinin incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2017 Türkçe Eğitimi Bilim Dalı
İnsan, yaşamın ilerlemesi ve gelişimi ile kendini daha derin ve ayrıntılı bir şekilde anlamak ve anlamlandırmak ister. Büyüdüğü ortam, yaşadığı deneyimler, kişisel değerler ve inançları insanın hayata olan tutumuna, sahip olduğu karakterine yansır. Bunlar, insanın kendi anlayışlarını ve temel yönelimlerini ifade edip kendilerine ve dünyaya nasıl baktıklarına ilişkin bir çerçeve oluşmasını sağlar. Bu çalışmanın amacı, Dostoyevski'nin Suç ve Ceza, Budala ve Karamazov Kardeşler adlı üç romanındaki karakter çerçevelerini incelemektir. Bu amaç doğrultusunda karakterlerin ortak ve farklı kişilik özelliklerinin neler olduğu, karakterlerin hangi toplumsal ve ahlaki değerlerle baş etmeye çalıştıkları ve kendi değerlerinin doğruluğunu kanıtlamak için hangi yollara başvurdukları, karakterlerin toplumsal kimlik değerlendirmeleri, birbirleriyle çeliştikleri ve örtüştükleri noktalar ile karakterlerin kişiliklerinin oluşumunda toplumsal ve coğrafi yapının (mekân, din, devlet, aile vb.) etkileri betimsel olarak incelenmeye çalışılmıştır. Sonuç olarak, yazar eserlerinde insan gerçekliğinin anlaşılması için birey ve toplum ilişkilerinden doğan insan sorunlarını ve insani değerleri ele alarak insan karakter ve davranışlarını etkileyen unsurlar üzerinde yoğunlaşmıştır. Anahtar Sözcükler: Dostoyevski, karakter çerçevesi, insan tipleri, Suç ve Ceza, Budala, Karamazov Kardeşler.

Fabrication of complex forms in the digital age: Re-experiencing wood joinery in architecture

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2017 Diğer
Malzeme odaklı ve geleneksel bir yöntem olarak ahşap strüktürlerin yapımında kullanılan geçmeli ahşap birleşimler günümüzde de sayısal yöntemlerle tasarlanmış ve üretilmiş karmaşık çerçeve ve yüzeylere sahip yapılarda ve özellikle geçici pavyonlarda sıklıkla görülmeye başlamıştır. Bu araştırma, ahşap yapılardaki geleneksel yapım pratiklerini gelişmiş teknolojilerle yeniden anlamaya ve dijital ortamda kurgulanan zanaatkarlığın çağdaş uygulamalarını yorumlamaya katkı sağlamak amacıyla planlamıştır. Çalışmanın amacı sayısal tasarım ve üretim teknolojilerinin ahşap geçmeli detaylarla tasarlanmış ve üretilmiş karmaşık formlu ahşap strüktürlerdeki rolünü araştırmaktır. Araştırma amaçlı tasarlanan ve üretilen üç örnek çalışma tezin ikinci ve üçüncü hedefleri olan karmaşık geometrili formlar için parametrik birleşim detayları tasarlamak ve geliştirilen birleşim detaylarının uygulanabilirliğini göstermek için fiziksel modellerinin üretilmesi sürecini kapsamaktadır. Çalışmanın sonucunda elde edilen parametrik yarım kertmeli birleşim detayı modeli, zıvanalı geçme birleşim detayı ile karmaşık bir kafes yapısının panellerini sandık geçmesi ile birleştiren T formlu elastik zıvana kenet tasarımı, parametrik tasarım araçlarının ahşap geçmeler konusundaki potansiyellerini ortaya koymuştur.

Fabrication of organic-based photodiode and determination of its parameters for the optoelectronic applications

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2020 Diğer
Bu tez çalışmasında, n-Si alttaş üzerine dönel kaplama metoduyla parlak mavi (BB) film kaplandı ve bu film üzerine bakır (Cu) üst kontaklar termal buharlaştırma tekniği ile oluşturularak organik bileşenli heteroeklem aygıt üretildi. Fabrikasyonu yapılan cihazların elektriksel ve fotoelektriksel özellikleri araştırıldı. Üretilen Cu / n-Si / Au ve Cu / BB / n-Si / Au aygıtların akım gerilim ölçümleri karanlıkta ve oda sıcaklığında gerçekleştirildi. Aygıtın temel elektriksel parametreleri, termiyonik emisyon teorisi, Cheung ve modifiye Norde fonksiyonları kullanılarak belirlendi. Farklı yöntemlerden hesaplanan elektriksel parametre değerleri karşılaştırıldı. Elde edilen sonuçlar, organik ara tabakanın arayüzey olarak kullanıldığı aygıtın daha iyi doğrultma davranışı, daha yüksek engel yüksekliği ve daha düşük seri direnç gibi elektriksel parametrelerin iyileşmesine sebep olduğu tespit edildi. Ayrıca, her iki aygıtın frekansa bağlı kapasitans gerilim ölçümü oda sıcaklığında gerçekleştirildi. Yüksek frekanslarda cihazın A.C sinyallerini takip edemediği ve dolayısıyla düşük kapasitif özelliğe sahip olduğu gösterildi. Ayrıca, akım-gerilim ölçümleri 30-100 mW/cm2 aralığında değişen farklı aydınlatmalar altında gerçekleştirildi. Ters beslemde foto akımın gelen ışığın aydınlatma gününe büyük ölçüde bağlı olduğu rapor edildi. Ayrıca, aygıtın ışık duyarlılığının gelen ışık şiddeti ile ilişkili olduğu tespit edildi. Deneysel sonuçlara göre, cihazın düşük ters beslem değerinde bile ışık duyarlılığının olduğu ve optoelektronik teknolojisinde fotodiyot olarak kullanılabilirliği gösterildi.

Face mask detection

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2021 Diğer
COVID-19 acımasızca tüm dünyaya yayılmış ve dünya çapında bir sağlık krizine neden olmuş durumdadır. Dünya sağlık kuruluşuna göre, viral bulaşmayı yavaşlatmada etkili yöntemlerden biri, pandeminin ilk ortaya çıkmasından bu yana zorunlu bir uygulama olarak kabul edilen yüz maskesi takmaktır. Bu çalışmada, yüksek performanslı bir yüz maskesi algılama modeli için bir teklif olarak MobileNet v2'yi aktarım öğrenimi ile birleştiren bir karma model geliştirilmiştir. Tasarımın bileşenleri, sınıflandırma için transfer öğrenimi, Tensorflow ve Keras ile özellik çıkarımı için MobileNet v2'yi oluşturmaktadır. Bu çalışmada, iki veri seti kullanılmıştır. Bunlardan biri, gerçek nesneler üzerinde yapay olarak üretilmiş bir dizi maskeyi içermekte ve ikinci veri seti ise gerçek hayat konularından ve gerçek hayat durumlarını temsil eden resimlerden oluşmaktadır. Model, veri kümesi 1 ile 98, veri kümesi 2 ile 96 oranında doğruluk elde etmiştir..

Facebook alım ve satım gruplarında güven oluşumu: Karadeniz Teknik Üniversitesi örneği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 Pazarlama Bilim Dalı
Facebook alım ve satım gruplarının kullanıcıları tarafından alışveriş ve özellikle ikinci el ürünlerini elden çıkarmak için kullanılması yaygınlaşmıştır. Bu gruplar üniversite öğrencileri tarafından da üniversitelerin çevresinde oluşturulmakta ve uygun fiyatlı ürünleri temin etmek için kullanılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, üniversite öğrencilerinin kullandıkları Facebook alım ve satım gruplarında alıcılar ve satıcılar arasında güven oluşumunu açıklamaktır. Konuyla ilgili literatürden yola çıkarak, bu araştırma eğilimli güven (Güven duruşu ve İnsanlığa inanç), kurumsal güven (Yapısal güvenceler ve Durumsal normallık-Algılanan benzerlik), bilişsel işlemi (Mesaj kalıplaştırma), ön-güven (Güven inancı ve Güven niyeti) arasındaki ilişkileri incelemeye almıştır. Bu faktörlere dayalı kolayda örneklem yöntemiyle 228 Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencisinden bir çevrimiçi anketle veri toplanmış ve bir yapısal model ampirik olarak test edilmiştir. Analiz sürecinde doğurlayıcı ve açıklayıcı faktör analızlarla araştırma ölçüm modelinin güvenilirliği ve geçerliliği tespit edildikten sonra bir yapısal eşitlik model analiziyle araştırma hiotezleri test edilmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre Facebook alım ve satım gruplar bağlamında kişiler arası algılanan benzerlik, güven oluşumunu tamamen ve yapısal güvenceler ve eğilimli güven ve kısmen güven oluşumunu etkilemektedir. Mesaj kalıplaştırmasının ise alıcı ve satıcı arasında oluşan güven üzerinde anlamlı etkisi olduğu bulunamamıştır.

Facebook aracılığıyla imaj geliştirme: Malawi turizminde halkla ilişkilerin rolü

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2017 İletişim Bilimleri Bilim Dalı
Turizm sektörü, ekonomik büyüme, kapsayıcı kalkınma ve çevre sürdürülebilirliği için bir destekleyici olarak dünyadaki en hızlı büyüyen endüstrilerden biridir. Açık bir halkla ilişkiler kampanyası stratejisi, herhangi bir turizm hedefinin markasını güçlendiren ve sonuç olarak daha fazla tüketici çeken faktörlerden biridir. Malawi, Afrika'daki en az sömürülen ülkelerden biri olan niş varış yeri olarak, mevcut olmayan bir halkla ilişkiler stratejisi nedeniyle rekabetçi olmamaktadır. Bu araştırma halkla ilişkiler için tanımlanmış bir kampanya yaklaşımının eksikliğinin Malawi'deki turizmin ağırlığını azalttığını kanıtlamayı amaçlıyor ve dünyadaki lider bir rekabet turizmi hedefi olma kabiliyetini inkâr etmektedir. Daha da önemlisi, endüstri Malawi'nin marka imajını güçlendirmek için sosyal medyayı halkla ilişkiler stratejik aracı olarak etkin bir şekilde kullanamamaktadır. İspanya turizmi ile karşılaştırmalı bir analiz, ülkenin turizm endüstrisinin şu anda dünyanın önde gelen seyahat ve turizm bölgesi olmasının nedenlerinden birinin etkili bir sosyal medya stratejisinden kaynaklandığını ortaya koymuştur. Malawi'de turizmle ilgili olarak halkla ilişkiler konusunda literatür bulunmamaktadır. Bu makalenin akademik dünyada var olan edebiyat boşluğuna katkıda bulunması beklenmektedir. Dahası, bunun varlığına daha fazla farkındalık getireceği beklenmektedir.

Factors affecting intentions and attitudes of afghan and Turkish consumers towards mobile marketing applications

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2021 Üretim Yönetimi ve Pazarlama Bilim Dalı
Bu çalışma, Afgan ve Türk tüketicilerin mobil pazarlama uygulamalarını kullanma niyet ve tutumlarını etkileyen faktörleri Teknoloji Kabul Modeli (TAM) çerçevesinde incelemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Algılanan Risk, Teknoloji Hazır Olma İndeksi (TRI) ve Kültürel Değerler (CVSCALE), dışsal değişkenler olarak modele dahil edilmiştir. Oluşturulan kavramsal model ve hipotezler, yaklaşık 300 Türk ve 400 Afgan tüketicinin katıldığı ve anket yönetiminin kullanıldığı nicel bir araştırma ile test edilmiştir. Bu çerçevede, belirlenen öncül değişkenler ile mobil pazarlama uygulamalarına yönelik niyet ve tutumları etkileyen faktörler arasındaki ilişkiler analiz edilmiştir. Verilerin analizinde AMOS yazılımı kullanılarak yapısal eşitlik modellemesi (SEM) uygulanmıştır. Buna ilaveten, çalışmada iki ülke arasındaki farklılıklar çoklu grup analizi kullanarak incelenmiştir. Çoklu grup analizi sonucunda, iki ülke tüketicileri arasında teknoloji hazır olma indeksi ve mobil pazarlama teknolojilerini kullanmaya yönelik tutum ve niyetler arasında bazı önemli farklılıklar olduğu belirlenmiştir.

Factors affecting the foreign direct investment in Kenya (Autoregressive distributed lag model ardlm)

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2021 Diğer
Bu çalışma, kuruluşlarda sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştirilmesinde toplam kalitenin oynadığı stratejik rolü vurgulamayı amaçlamaktadır. Teorik kısım, toplam kalite ilkeleri ve kavramlarının rekabet avantajına ulaşmak için bir strateji olarak benimseyin sunmaktadır. Ayrıca ISO 9000, 18000. 26000,14000 sertifikalarına dayanarak; sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde çevresel, sosyal ve ekonomik hususlara uyum sağlamaya çalışan çeşitli toplam kalite modelleri tartışılmaktadır. Çalışmanın, Sadanese Petroleum Pipelines Şirket ile ilgili çalışmanın uygulamalı bölümünde, görüşmeler ve anketler aracılığıyla toplam kalitenin sürdürülebilir kalkınmaya ulaşmada oynadığı stratejik rolü araştırdı ve şirketin sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak için ortalama bir düzeyde toplam kalite stratejisine güvendiğini bulunmaktadır. Çalışma, ISO 9000 şartlarının elde edilmesinin kuruluşların maliyetleri ve israfı azaltmasını sağladığını ortaya koymaktadır. Operasyonlar ve ürün kalitesi ile verimliliği artırması, müşteri memnuniyeti sağlaması, rekabet gücünü güçlendirmek, pazar payını ve katma değeri artırması, finans performansını iyileştirmek ve iyi bir itibar oluşturmak ve böylece ekonomik açıdan sürdürülebilir kalkınmaya ulaşmaya katkıda bulunmaktadır. Ayrıca, ISO 14000 sertifikasının alınması, enerji tüketiminin ve doğal kaynakların rasyonelleştirilmesine, kirliliğin azaltılmasına, çevre yasalarına ve mevzuatına uyulmasına, tüketicilerin korunmasına, ihracat gerekliliklerinin yerine getirilmesine ve iyi bir üne ulaşmaktadır. Böylelikle çevresel açıdan sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmaktadır. ISO 26000 ve OHSAS 18000'in benimsenmesi, yüksek derecede iş tatmini yanında iş kazalarının da azalmasını sağlarken, böylece sosyal boyutta sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmaktadır. Buna göre, kuruluşun ISO 9000.14000.26000 ve 18000 şartlarını bütünleşmiş ve sürekli bir şekilde kullanmasının sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasına katkı sağladığı söylenebilmektedir.

Factors affecting the implementation of livestock policy in Chad

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2019 Siyaset ve Sosyal Bilimler Bilim Dalı
Hayvancılık, Çad'ın gelişmekte olan bir ülke olarak önemli bir ekonomik bileşenidir. Petrol sektöründen sonra genel olarak ülkenin GSYİH'sini paylaşmaktadır. Önemine rağmen, bu sektör bir takım kısıtlamalarla karşı karşıya. Bu kısıtlamaları araştırmak için, bu çalışma hayvancılık politikasını etkileyen faktörler araştırıldı. Çad'daki hayvancılık sektöründeki iyileşmenin, Hükümet tarafından halihazırda ele alınan politika kısıtlamalarından etkilendiği varsayılmaktadır. Bu çalışmanın belirli bir araştırma amacı Çad'da hayvancılık politikasının uygulamadaki zayıf yönlerini ve güçlü yönlerini analiz etmektir; hayvancılık politikası uygulamasını incelemenin yanı sıra. Bu araştırmada kullanılan yöntem hem niteliksel hem de nicelikseldir ve birincil ve ikincil olmak üzere iki veri kaynağına dayanır. Hayvancılık politikasının uygulanmasına ilişkin temel veriler, hayvancılık politikasının uygulanmasını etkileyen parametreleri belirlemek için hayvancılık ve paydaşlık bakanlığında çalışan kamu görevlilerine yönelik anketler kullanılarak bir anket kullanılarak toplanmıştır. Anket sonuçları, hem nicel hem de nitel analiz yöntemleri kullanılarak analiz edilmiştir. Çalışma, nicel betimsel analizin sonucuna dayandı. İstatistikler, Sosyal Bilimler için İstatistik Paketi (SPSS) programı ile yürütülen analiz sonrası demografik özelliklerin ve çalışma faktörlerinin bir özetini ve açıklamasını verir. Açık uçlu soruların sonucu nitel analizde tartışılmış ve cevaplayıcılardan her birinin en önemli üçünü seçmelerini istemek için ek sorular eklenmiştir. nitel analiz. Analizlerin sonuçları, araştırmanın nitel kısmından gelen yanıtlar, ilgili çalışmaların sonuçları ve araştırma bulgularına genel bir bakış açısı sağlamak için Çad Hayvancılık Dairesi'nden gelen hayvancılık istatistik verileriyle daha da doğrulanmıştır. Ortalama ve frekans dağılımı gibi tanımlayıcı istatistikler de kullanılmıştır. Bu araştırmanın ana bulguları, hayvancılık geliştirme politikasının dört faktörden etkilendiğini göstermiştir: hayvancılık verimlilik sistemleri; ekonomik çevre; kamu yönetimi ve yönetişim; ve insan kaynakları geliştirme politikasının yönetimi. Çalışmanın sonuçları, hayvancılık üretim sistemindeki faktörler arasında, hayvancılık politikasına etkileri bakımından, geniş üreme sistemleri bulunduğunu; hayvan sağlığı sorunları; ve veteriner eczanesi. Ekonomik ortamda, faktörler mezbaha modernizasyonunun eksikliğidir; hayvan pazarı sistemlerinin modernizasyonunun eksikliği; hayvan ticareti pazarlama sistemlerinin eksikliği; ve önceliklendirme hayvancılık bütçesi eksikliği. Kamu yönetiminde ve yönetişimde tanımlanan faktörler, önceliklendirme yapan hayvancılık politikasının eksikliğidir; uygunsuz proje yönetimi; stratejik yönetim kapasitesi eksikliği; ve kapasite geliştirme yönetiminin eksikliği. İnsan kaynaklarının geliştirilmesi ve politikasının yönetiminde, etkileyici faktörler, esas sistem ilkelerinin uygulanmasının eksikliğidir; yöneticilerin değerlendirilmemesi; ve eğitim ve uzatma

Factors in companies' decisions on outsourcing: An empirical study in Turkey

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora İngilizce 2019 Diğer
Dış kaynak kullanımı, kuruluşlar tarafından maliyetleri azaltma, esnekliği artırma ve verimliliği sağlama aracı olarak yaygın şekilde kullanılmaktadır. Bununla birlikte, son birkaç yılda dış kaynak kullanımı basit bir satın alma sürecinin ötesine geçerek şirketler için stratejik bir araç haline gelmiştir. Bu geçiş sürecinde güven ve kültürel uyumluluk gibi yumuşak faktörler önem kazanmaya başlamıştır. Bu çalışma, Türkiye'deki şirketlerin dış kaynak kullanım kararını etkileyen faktörleri araştırmayı ve dış kaynak kullanılan farklı alanlar için özellikle önem arz eden faktörlerin olup olmadığını incelemeyi amaçlamaktadır. Bu çalışmanın amacı, Türk firmalarının yukarıda belirtilen geçiş sürecinin hangi aşamasında olduğunu ve tedarikçilerinde ne aradıklarını belirlemektir. Çevrimiçi yönetilen anketler aracılığıyla Türkiye'de faaliyet gösteren 45 şirketten veri toplanmış ve güvenilirlik, doğrusal regresyon ve ANOVA analizleri ile analiz edilmiştir. Sonuçlar, dış kaynak kullanılan alandan bağımsız olarak, Türk firmaları için en önemli üç faktörün fiyat, kalite ve güçlü referanslar olduğunu göstermektedir. Dış kaynak kararını verirken güven, kültürel uyumluluk ve açık iletişim en az önemli faktörler olarak bulunmuştur. Bulgular, Türkiye'deki şirketlerin hala maliyet azaltma amacıyla dış kaynak kullandığını göstermektedir. Çalışmamız, Türkiye'de dış kaynak kullanımı ile ilgili genel çerçeveyi çizmekte ve hem dış kaynak kullanan şirketler hem de tedarikçiler için uygulanabilir bulgular sunmaktadır.

Factors influencing rural families migration to urban areas: A case study of Kabul Afghanistan

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2020 Diğer
Afganlar uzun süredir yurt dışına göç etmektedir. Her çağda, farklı nedenler Afganların hareketine sebep olmuştur. Doğal afetler, ekonominin kötü olması, işsizlik, savaş ve bombalama gibi nedenler Afganları göçe zorlamıştır. Bu çalışma Afganistan'da kırsal alandan kentsel alan olan Kabile göçün nedenlerini araştırmaktadır. Sosyal demografi, gelir karşılaştırmaları, itici faktörler, çekici faktörler, memnuniyet ve kırsaldan göç eden ailelerin yeniden kırsal alanla bütünleşme istekleri araştırılmıştır. Araştırmanın birincil verileri kırsal alanlardan kentsel alanlara taşınan 400 göçmen aile ile yapılan anketlerden toplanmıştır. Araştırma verilerinin analizinde tanımlayıcı istatistikler ve Likert ölçeği kullanılmıştır. Göçte etkili faktörler Likert ölçeğinin ortalamasına göre düşük, orta ve yüksek düzeyde etkili faktörler olarak sınıflandırılmıştır. Araştırma sonuçları, güvenlik, ekonomi ve haklarla ilgili faktörlerin itici faktörler olarak kırsal alandaki aileler için yüksek bir önem taşıdığını göstermiştir. Tüm faktörler arasında güvenlik, kırsal alandaki ailelerin en önemli temel ihtiyaçlarından biridir ve Taliban'a karşı bir göçmenin ayaklanmasının ana nedeni olarak kabul edilmektedir. Gelir göçmenler tarafından büyük bir önem taşımakta ve bulgular göçten sonra göçmen gelirinin arttığını göstermektedir. Haklarla ilgili faktörler yüksek etkili faktörler olarak sınıflandırılmaktadır. Bu bölüm araştırmayı diğerlerinden farklı kılmaktadır, çünkü ilk kez haklar bu araştırmada önemli bir göç faktörü olarak belirtilmiştir. Çekici faktörler aynı zamanda kırsal alandaki aileler için yüksek bir öneme sahiptir. Hakları temsil eden faktörler göçmenler tarafından yüksek etkili faktörler olarak kabul edilir. Güvenlik ve ekonomik faktörler sırasıyla haklardan sonra gelmektedir. Kabil'e yerleştikten sonra göçmenlerin çoğunluğu Kabil kentinde olmaktan memnun değildir. Bu arada göçmenlerin çoğu ülke sınırlarından diğer ülkelere göç etmeyi tercih ettikleri için memleketlerine yeniden entegre olmayı kabul etmemektedir. Anahtar Kelimeler: göç, kırsal-kentsel göç, itici faktörler, çeken faktörler

Factors influencing the return and volatility of Georgian Stock Market

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans İngilizce 2012 Muhasebe Finansman Bilim Dalı
Literatürde, hisse senedi getirileri ve makroekonomik değişkenler arasındaki ilişkinin nedensel tarafını keşfetmek için birçok ampirik çalışma vardır. Bu çalışma, Gürcistan 2010:12 etmek 2001:01 dönemini kapsayan aylık veriler uygulayarak, hisse senedi fiyatları ve faiz oranı, enflasyon, döviz kuru ve para arzı gibi makroekonomik faktörler arasındaki nedensel ilişkiyi ele almak istiyor. Kağıt üç bölümden oluşmaktadır: Birinci bölümde genel olarak doğa ve volatilite özelliklerini açıkladı ve hisse senedi piyasası oynaklığını etkileyen makroekonomik faktörleri de son küresel mali kriz geçirerek tartışıldı. İkinci bölümü de Gürcü Sermaye ve Borsası gözden geçirilmesidir. Bölüm üç hisse senedi getirileri ve makroekonomik değişkenler arasındaki ilişkinin nedensel tarafını keşfetmek, Gürcistan Menkul Kıymetler Borsası üzerine ampirik kanıttır. Granger nedensellik modeli böyle ilişkileri keşfetmek için kullanılır. Çalışmanın sonuçları, faiz oranı (INT), enflasyon (TÜFE), para arzı (M2, M1), ve döviz kuru (EXR) hisse senedi getirilerin Granger nedeni olmadığını gösterir ve hisse senedi getirileri para arzı (M2) hariç, makroekonomik değişkenlerin nedeni olmaz. Ayrıca, sonuçların analizi para arzı ve enflasyon Gürcistan'da hisse senedi fiyatlarındaki olumlu belirleyicileri ise faiz oranları ve döviz kuru, hisse senedi fiyatlarındaki olumsuz belirleyicileri olduğunu algılar. Son olarak, hisse senedi getirileri ile makroekonomik faktörleri tahmin kanıtları, makroekonomik değişkenlerin hisse senedi getirilerini tahmin kanıtlardan biraz daha güçlüdür.Anahtar Kelimeler: Hisse Senedi Getirileri, Makroekonomik Faktörler, Granger Nedensellik, Korelasyon.

Faizsiz bankacılık ve faizsiz fon kaynağı olarak sukukun yeterliği üzerine bir çalışma

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2015 Diğer
Bu çalışmanın amacı dünyada faizsiz bankacılığın gelişimi ve gelişmekte olan İslam Ülkelerinde fon kaynağı olarak Sukuk'un yeri ve önemi ile ilgili fikir vermektir. Kapsamlı bir kaynak incelemesinin ardından Sukuk ihracının İslam Ülkelerindeki fon sağlama problemlerini azaltmada önemli bir rol oynayabileceği görülmüştür. Yapılan araştırmalar, fon sağlama probleminin pek çok İslam Ülkesi için geçerli ve önde gelen unsurların başında geldiği ortaya konmuştur. Bununla birlikte sonuçlar, Sukuk'un pek çok İslam Ülkesinde fon sağlama boşluğunu doldurabilecek uygun bir alternatif olabileceğini göstermektedir. Anahtar Söcükler: Faizsiz Bankacılık, Sukuk ve Sukuk ihracı, Fon kaynakları

Faizsiz mikrofinansın Etiyopya'da finansal büyümeye ve fakirlikle mücadeleye etkisi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2019 Diğer
Bu çalışma, Etiyopya'da finansal olarak sisteme dâhil edilme (finansal içer-me) ve yoksulluğun azaltılmasında faizsiz mikro finans sisteminin rolünü değerlen-dirmeyi amaçlamıştır. Ana hedefe ulaşmak için çalışma, ülkenin farklı bölgelerinde mevcut geleneksel mikro finans kurumlarındaki faizsiz mikro finans pencerelerinden bir numune aldı. Şu anda OCSSCO, HMFI, DMI, SMFI ve RMFI gibi geleneksel MFK'lar, faizsiz mikro finansman hizmetlerini kredi ve tasarruf şeklinde sunmaktadır. Küçük girişimcileri ve işadamlarını finanse etmek için popüler bir yol olan Murabaha, faizsiz hizmet sunan neredeyse tüm MFK'lar tarafından uygulanmaktadır. Bir müşte-riye kendi seçimleri ile bir varlık satın alınır ve ona açıklanmış maliyetine kar payı ek-lenerek satılır. Bu tür bir finansman, uygulanması kolay olduğu için bugünün MFK'la-rında sıklıkla kullanılmaktadır. Ancak, bazı müşterilerin aldatmaya meyilli olmaların-dan dolayı malların alım ve satımında gerekli olan özel düzenlemeler ve dikkatlilik za-ruridir. Murabaha'ya ek olarak icare, selem ve mudarabe de belirli alanlarda MFK müşterilerine sunulmaktadır. Faizsiz mikro finans sisteminin temel zorlukları, faizsiz mikro finans hizmetleri ile ilgili eğitimli ve bilgili işgücünün yetersizliğinden kaynaklanan açık ve ayrıntılı bir mevzuatın yokluğu, sistemin muazzam ve zorlayıcı idari maliyetleri ve MFK'lar adına piyasadan satın aldıktan sonra malın kuruma teslim edilmemesi gibi bazı Şeriat ilkele-rine uyumsuzluktur. Mikro finans sektöründeki kritik endişe finansal katılım meselesi-dir. Finansal katılım, her bakımdan açık ve kapsamlı politika önlemleri ile sağlanacak-tır. Bunlardan en önemlileri arasında, ülkedeki kapsayıcı finansal sistemin uygulan-masının bir yolunu gösteren düzenleyici çerçeve yer almaktadır. Bu nedenle, NBE, yalnızca mikro finans sektöründe değil, aynı zamanda ülkenin genel mali sisteminde de faizsiz ve her şeyi kapsayan finansal hizmetlerin diğer biçimlerini gözden geçirme-li ve dikkate almalıdır. Bu politika önlemi, fonlara erişim için tüm engelleri kaldırır ve vatandaşların ekonomik sektörün her seviyesine katılımını arttırır.

Farabî'de nazarî akıl

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Arapça 2017 İslam Felsefesi Bilim Dalı
İslam filozofları arasında akıl kavramını çeşitli eserlerinde bütün boyutlarıyla inceleyen düşünür Farabi olmuştur.Farabi'nin akıl nazariyesionun epistemolojisi zemininde inşa edilmiştir.Daha çok Aristoteles etkisini yansıtan akıl anlayışında Farabi, aklı ontolojik ve epistemolojik bir ayrıma tabi tutar. Onun felsefesinde akletme hem bir meleke hem de bir ilkedir. Farabi aklı farklı anlamlarda kullanır.Buna göre akıl insanın düşünme kabiliyetidir.İnsan nefsinin yetkinliği ya da insanın eşyanın mahiyetini ve hakikatini kavradığı güçtür. Farabi felsefesinde ay altı dünya da akıl ayüstü âlemde yer alan faal ile ittisali sağlayan vasıtadır. Akletmeyi iki şekilde tarif eden Farabi insanın ameli ve nazari olmak üzere iki akli faaliyet gerçekleştirdiğini ifade eder. Ona göre akıl öncelikle ameli ve nazari olmak üzere ikiye ayrılır.Ameli akıl, insana özgü her türlü dengeli davranışı ortaya koymada etken olan akıldır.Nazari akıl ise nefis cevherinin gelişip olgunlaşarak akıl cevherine dönüşmesinden ibarettir.Özne-nesne ilişkisinde duyulardan gelen izlenimler nazari akıl tarafından üç aşamalı bir değerlendirmeye tabi tutulur ve her aşamadaki bilgi akıl olarak adlandırılır. a) Güç halindeki akıl.Bir bakıma nefis veya nefsin bir cüzü ya da gücüdür.b) Fiil halindeki akıl. Güç halindeki aklın aktif duruma geçmesidir.Bu sayede insan kendini bildiği gibi külli ve aksiyomatik bilgilere de sahip olur. c) Müstefad akıl. Duyu algılarıyla hiçbir ilişkisi bulunmayan bu akıl insanın ulaşabileceği en yüksek düzeydir; sezgi ve ilhama açık olduğu için faal akılla iliş ki kurma imkânına sahip bulunmaktadır.İnsan teorik düzeyde düşünme ve akıl yürütme imkânına bu akıl sayesinde ulaşır.Farabî'nin nazari akıl kavramı ile ilgili bu çalışma onun akıl nazariyesine odaklanarak epistemolojisine farklı bir bakış açısıyla yaklaşmayı amaçlamaktadır. çalışmada öncelikle Farabi'nin hayatı ve İslam felsefesindeki konumu kısaca ele alınmış, daha sonra akıl kavramı üzerinde durulmuştur. İkinci olarak akıl kavramına dair İslam naslarının yanında başta Mu'tezile, ihvan-ı safa, Kindî ve İbn Sîna gibi filozofların getirdikleri tarifler ele alınmıştır.Daha sonra Farabî felsefesinde aklın tariflerine ve nazari akıl kavramına dair açıklamalarına değinilerek konu tamamlanıştır.

Farabi'nin siyaset felsefesinin kökleri

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2016 İslam Felsefesi Bilim Dalı
Abu Nasr Al-Fârâbî (870 - 950), İslam Felsefesi tarihindeki en önemli filozoflardan birisidir. Fârâbî, İslam toplumunun halifelik yahut imparatorluk gibi yönetim biçimleriyle yönetildiği bir zamanda, bir toplumun yönetim sisteminin nasıl olması gerektiğine dair entelektüel ve rasyonel bir çerçeve çizen ilk Müslüman filozoftur. Fârâbî, İslam siyaset felsefesinin ilk sistematik filozofu ve mimarı sayılır. Fârâbî'nin kendi siyaset felsefesini oluştururken Eflatun, Aristoteles, ve Yeni EflatuncuPlotinus, Proclus, Porphyry, Themistius ve Iamblichus gibi filozofların görüşlerinden faydalandığı ve bu görüşleri değerlendirerek kendine özgün bir düşünce tarzı ortaya koyduğu görünmektedir. Fârâbî'nin siyaset felsefesinin detaylarına bakıldığında, yukarıda adı geçen filozofların görüşlerinden bilinçli olarak faydalandığı ve kendi siyaset felsefesini inşa ederken bu filozoflardan tevarüs ettiği düşüncelerden faydalandığı görülür. Fârâbî'nin mevcut siyaset felsefesi tarihi çalışmalarında yeterince vurgulanmamış olmasına rağmen Yeni Eflatuncu filozofların görüşlerine çok büyük önem verdiği anlaşılmaktadır. Özellikle, Fârâbî'nin siyaset felsefesinde erdemli şehrin vatandaşlarının erdemli olmak için sahip olmaları ön görülen siyasal erdemlere (ihtiyatlılık, cesurluk, ölçülülük ve adalet) vurgusu Yeni Eflatuncu düşüncenin etkisini ortaya koymaktadır. Bunun yanında, Fârâbî'nin teellüh (ilahlaşma) anlayışı ve erdemli devletin yöneticisinin peygamber olması da bu etkinin görülebileceği benzer örneklerdendir. Anahtar kelimeler: Fârâbî, Yeni Eflatunculuk, Eflatun, Siyaset Felsefesi, Aristoteles,

Farede oluşturulan Leishmaniasis modelinde konvansiyonel yöntemlerle enfeksiyon takibinin yapılması

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2013 Diğer
Leishmaniasis, Dünya Sağlık Örgütü Tropikal Hastalıkları Araştırma Merkezi'nin önemli kabul ettiği altı hastalıktan birisidir. Bu hastalıkta; Visseral Leishmaniasis (VL), Kutanöz Leishmaniasis (KL) ve Mukokütanöz Leishmaniasis (MKL) olmak üzere üç farklı klinik tablo ortaya çıkmaktadır. VL; öldürücü leishmaniasis parazit hastalığı olup, tropikal ve subtropikal bölgelerde görülür. L.donovani Batı Afrika ve Hindistan?da, L.infantum ise Avrupa, Kuzey Afrika ve Latin Amerika?da yaygın suş olarak görülmekte olup, ilaca direncin giderek artması nedeniyle erken tanı, tedavide büyük önem taşımaktadır. VL tanısı zor ve invazivdir. Dalak aspirasyonu tanıda duyarlılığı yüksek olmasına rağmen hayati riski taşımakta, lenf ve kemik iliği aspirasyonu ise invaziv yöntemlerdir. Dünya Sağlık Örgütünün yayınladığı (Leishmaniasis Worldwide and Global Estimates of Its Incidence) raporunda her yılı yaklaşık 0.2 - 0.4 milyon VL vakası rapor edilmektedir. VL vakalarının %10 kadarı ölümle sonuçlanmaktadır. Tahmini olarak yılda 20.000 - 40.000 VL nedeniyle kişi hayatını yitirdiği bildirilmektedir. Çalışmamızda Leishmania infantum (MONI/EP126) suşu ile BALB/C farelerde VL fare modeli oluşturmak ve enfekte farelerdeki enfeksiyonun mikroskobik, kültür ve serolojik olarak ELISA yöntemiyle üç aylık sürede takibinin yapılması amaçlandı. Parazitin farklı promastigot formlarının immun yanıt üzerine etkisi, farelerdeki anti-leishmania IgG yanıtının ELISA yöntemiyle spektrofotometrik olarak saptanan OD düzeylerinin ölçümleriyle yapıldı.Enfektif fare grupları prosiklik promastigot (PP), metasiklik promastigot (MP) ve her iki formu içeren total promastigotlarla (TP) enfekte edildi. Aynı zamanda kontrol grubu olarak sağlıklı fareler kullanıldı. MP ile enfekte edilen grupta Geimsa boyama ve mikrokültür yöntemiyle PP formla enfekte edilen gruba göre daha erken enfeksiyon oluşturduğu tespit edilmiştir. Çalışmamızda aynı anda kan örneklerine uyguladığımız direkt mikroskobinin duyarlılığı %25 - 81.8 mikrokültür yönteminin ise duyarlılığı %72.5 - 100 arasında saptanmıştır. Mikrokültür yöntemi leishmaniasis tanısında kısa sürede sonuçlanan, pratik, güvenilir ve düşük maliyeti olan bir yöntem olup, direk mikroskobik incelemeye ve klasik kültür yöntemine göre daha üstündür. ELISA sonuçlarında birinci ayda üç grupta da kontrol grubuna göre antikor yanıtının yüksek olduğu, ancak birinci PP ve TP gruplarının OD düzeylerinin MP grubundan yüksek olduğu gözlenmiştir. İkinci ayda MP grubunun OD düzeyinin diğer iki gruptan da yüksek olduğu, üçüncü ayda ise MP ve TP gruplarının OD düzeylerinin PP grubundan daha yüksek olduğu saptandı. MP ile enfekte grupta ilk ayda diğer enfekte gruplara göre antikor düzeyinin daha düşük saptanması, enfeksiyon sonrasındaki ilk dönemde MP?in immun sisteminden kaçış mekanizmaları ve makrofaj içerisinde sinyal yolaklarını, gen ekspresyonu gibi fonksiyonları inhibe etmesinden kayn

Farelerde canlı ağırlık ve yem tüketiminden sorumlu major gen varlığının segregasyon analizi ile incelenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2018 Diğer
Günümüzde yapılan moleküler çalışmalarda: pek çok kantitatif fenotipin poligenik ve major genlerce yönlendirildiği ortaya konmuştur. Moleküler genetik ve istatistikteki son gelişmeler, genetik çeşitliliği açıklamak için major genlerin tanımlanmasını ve kullanılmasını sağlamıştır. Bu bağlamda segregasyon analizi sadece fenotip ve pedigri bilgilerini kullanan: hızlı, güvenilir ve ucuz bir yöntemdir. Bu tez çalışmasının ana amacı: bir fare populasyonunda canlı ağırlık, yem etkinliği ve yem tüketiminin poligenik etkilere ek olarak major gen tarafından yönlendirilip yönlendirilmediğinin segregasyon analizi ile incelenmesidir. Bu amaçla daha önceden toplanan bir veri seti kullanılmıştır. 12 adet M16 ve 12 adet ICR fare hatlarının çaprazlanmasıyla 66 adet F1 oluşturulmuştur. F1 kendilenerek F2 populasyonu (n=661) oluşturulmuş ve 8. hafta canlı ağırlıkları, yem tüketimi ve yem etkinliği ölçülmüştür. Varyans unsurları Gibbs örneklemesi ile tahmin edilmiştir. Bu çalışmada segregasyon analizi ile eklemeli genetik varyans, hata varyansı, major gen varyansı, eklemeli ve baskın gen etkileri tahmin edilmiştir. Canlı ağırlıkta; dominant etkinin (1.04) eklemeli gen etkisinden (7.32) daha küçük olduğu bulunmuştur. Analizlerde major gen varyansı (?G2 = 44.21), poligenik varyansdan daha büyük (?u2 = 4.46) bulunmuştur. Major gen frekansı ise p = 0.47 ve q = 1 - p = 0.53 bulunmuştur. Poligenik model kullanılarak kalıtım derecesi tahmini h2= 0.29 (± 0.63) ve major gen modelinde kalıtım derecesi h2= 0.81 (± 0.98) olarak bulunmuştur. Yem tüketimi analizlerinde dominant etki (24.88) ve eklemeli gen etkisi (28.80) olarak bulunmuştur. Analizlerde major gen varyansı (?G2 = 919.99) ve poligenik varyansı (?u2 = 132.29) olarak bulunmuştur. Major gen frekansı ise p = 0.38 ve q = 1 - p = 0.62 bulunmuştur. Poligenik model kullanılarak kalıtım derecesi tahmini h2= 0.35 (± 0.63) ve major gen modelinde kalıtım derecesi h2= 0.96 (± 0.98) olarak bulundu. Yem etkinliği için dominant etki (- 0.00347) ve eklemeli gen etkisi (0.05073) olarak bulunmuştur. Analizlerde major gen varyansı (?G2 = 0.00221), poligenik varyansdan (?u2 = 0.00017) yüksek bulunmuştur. Major gen frekansı p = 0.60 ve q = 1 - p = 0.40 bulunmuştur. Poligenik model kullanılarak kalıtım derecesi tahmini h2= 0.52 (± 0.63) ve major gen modelinde kalıtım derecesi h2= 0.81 (± 0.98) olarak bulundu. Major gen varlığı en yüksek yoğunluk olasılık bölgeleri incelenerek belirlenmiştir. Her ne kadar canlı ağırlık ve yem tüketimi için major gen belirlenmiş olsa da, mendelci geçiş olasılıkları bu sonucu doğrulamamıştır. Yem etkinliğinde ise major gen olmadığı tespit edilmiştir.

Farelerde pralletrinin toksikokinetiği

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Yüksek Lisans Türkçe 2020 Diğer
Çalışma kapsamında periton içi ve ağızdan 2 mg/kg.ca dozunda Balb C ırkı farelere uygulanan pralletrinin toksikokinetiği araştırıldı. Toplam 42 adet 35-40 gram ağırlığında 2-3 aylık dişi hayvan kullanıldı. İki grup oluşturuldu ve her grupta 21 adet hayvan bulunduruldu. Birinci gruptaki her fareye tek sefer 2 mg/kg.ca dozunda pralletrin dimetil sülfoksitte periton içi verildi. İkinci gruptaki her fareye yine tek sefer 2 mg/kg.ca dozunda pralletrin dimetil sülfoksitte sondayla ağızdan uygulandı. Pralletrin verildikten sonra farelerden kalp içi 0,083, 0,25, 0,5, 0,75, 1, 2, 4, 6, 8, 12, 18, 24, 36 ve 72. saatlerde heparinli tüplere kan alındı. Plazma pralletrin düzeyleri gaz kromatografide mikro elektron yakalama dedektörü kullanılarak ölçüldü. Ağızdan uygulamanın ardından plazma pralletrin doruk yoğunluğu (Ydoruk), doruk değere ulaşma süresi (tdoruk), yarılanma ömrü (t1/2ß), ortalama kalış süresi (MRT), eğrinin altında kalan alan (EAA0›?) ve biyoyararlanım (F) değerleri sırasıyla 3,66±0,78 ng/ml, 0,60±0,05 saat, 10,20±1,24 saat, 11,72±1,51 saat, 15,19±4,43 ng/saat.ml ve % 39,86 oldu. Periton içi verilme durumunda t1/2ß, MRT ve EAA0›? değerleri ise sırasıyla, 7,46±0,54 saat, 8,05±0,64 saat ve 38,10±5,80 ng/saat.ml hesaplandı. Elde edilen veriler pralletrinin ağızdan biyoyararlanımın düşük düzeyde olduğunu gösterdi. Pestisitin yarılanma ömrü ve vücutta kalış süresi ise her iki yolla verilme durumunda da kısa değildi. Elde edilen sonuçlar, pralletrine yüksek dozdaki maruziyetin zehirleme açısından risk oluşturabileceğini ifade etmektedir. Anahtar kelimeler: Pralletrin, toksikokinetik, periton içi, ağız, fare.

Farklı baklagil yem bitkileri türlerinde tohumluğun çimlenme parametrelerinin belirlenmesi

Thesis Number level Language Year Bilim Dalı
Doktora Türkçe 2018 Diğer
Bu araştırma 2016 yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü laboratuvarında bazı tropik baklagil yem bitkilerinde çimlendirme çalışması yapılmıştır. Bu bitkiler tohumlarında görülen sert tohum özelliğini gidermek amacıyla bazı yöntemler kullanılmıştır. Bu bitkilerin tohumları tesadüf parsellerinde deneme desesinde üç tekrarlamalı olarak karşılaştırılmıştır. Baklagil yem bitkileri olarak Calopogonium caeruleum, Pueraria javanica, Centrocema pubescens ve Indigofera zollingeriana tohumları kullanılmıştır. Bu tohumlar sülfürik asitte (% 95-98'lik H2SO4) 5, 10, 15 ve 20 dk; potasyum nitratta (% 0.3'lük KNO3) 12, 24, 36 ve 48 saat; 60 oC'lik gliserinde (C3H8O3) 30, 60, 90 ve 120 dk; 70 oC'lik suda 30, 60, 90 ve 120 dk bekletilmştir. Ayrıca zımpara kağıdında 2x ve 4x çizgi ile tohum kabuğu zımparalanmıştır. Araştırmada incelenen parametreler; tohum ağırlığı, tohum nemi, çimlenme yüzdesi, çimlenme hızı, tohum gücü, kök ve sürgün uzunluğu, yaş ve kuru ağırlığı incelenmiştir. İncelenen karakterler bakımından karşılaştırıldığında önemli farklılıklar gözlenmiştir. Genel olarak yapılan ön uygulamalar çimlenme yüzdesini, tohum gücünü, çimlenme hızını arttırmıştır. Türe bağlı çimlenme başarı yüzdesi olarak uygulanan ön uygulamalar da değişmektedir. Çimlenme yüzdesi ve tohum gücü bakımından en iyi sonuçlar P. javanica için 70 oC'lik suda 30 dk uygulamada, C. caeruleum ve C. pubescens için 60 oC'lik gliserin çözeltisinde 120 dk uygulamada ve I. zollingeriana için iki kez çizgi zımpara uygulamasında elde edilmiştir.